Haberler

İkinci Öğretim Bölümleri Kalkıyor!

Yüksek Öğretim Kurumunun üniversitelere yönelik uygulamaları devam ediyor. YÖK daha önce Hukuk ve Mühendislik bölümleri için taban puan belirlemiş ve belli puanı aşamayan öğrencilerin bu bölümlere başvuru yapamayacağını belirtmişti. Aslında bu uygulama çok geç geldi. Ülkemizde her yıl ortalama 3 üniversite açılıyor. Bu özel üniversiteler ilk olarak hukuk, mühendislik ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi açıyor. Hal böyle olunca da bu fakültelerden mezun olan adaylar iş bulma sıkıntısı çekiyor. Bir üniversiteli gözünden olaylara bakmak gerekirse;

YÖK ilk iş olarak üniversite açmayı zorlaştırmalı hatta imkansız hale getirmelidir. Öğretim kadrosu olmadan, yeterli alana sahip olmayan üniversitelerin açılması ülkeye yarardan çok zarar vermektedir. Örnek vermek gerekirse; İstanbul’da bulunan özel üniversitelerdeki hocaların büyük çoğunluğu İstanbul, Marmara ve Yıldız Teknik Üniversitesinden gelmektedir. Bu da öğretim elemanlarının öğrencilere değer vermediğini gösteriyor.

Geçtiğimiz sene akademik personele %35 zam yapılmıştı. Bu zam ile birlikte YÖK, öğretim görevlilerinin farklı üniversitelerde görev almalarını da kısıtlayabilirdi. Bir anda olmasa da en azından zamanla bu uygulamaya geçilebilir. Konu epey dağıldı kusura bakmayın. Asıl konumuza dönecek olursak;

İkinci öğretim bölümleri kademeli olarak kaldırılıyor. Bu habere en çok sevinenlerden biri de benim. Öğrenciler bir umutla üniversiteyi kazanıyor ancak sonrasında KPSS’de atanamıyorlar. Ülkemizde yüz binleri aşan friksiyonel işsiz var. En azından bunun önüne geçmek adına ikinci öğretim programlarının tamamı kapatılmalı.

YÖK’ün açıklamasına göre ilk önce eğitim fakültelerinin ikinci öğretim bölümleri kapatılacak. Ardından kademeli olarak diğer bölümlerin ikinci öğretim programları kapatılacak. İsabetli bir karar olmuş çünkü şuan atanamayan onbinlerce öğretmen adayı var.

Ufak bir örnek vermek gerekirse bu sene sadece sınıf öğretmenliği alan sınavına 30.000’e yakın aday girdi. Sınava girenlerin yalnızca 4.000’i atandı. Yani sınava giren her 100 kişiden sadece 13’ü atanabildi. Darısı İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesine diyelim. Çünkü 400.000’e yakın işsiz İİBF’linin olduğu söyleniyor.

YÖK’ün bu uygulaması devam etmeli.

İlgili Makaleler

8 Yorum

  1. Neden ikinci öğretim kapanacakmış. Sanki sınavsız mı alıyorlar ki. Hemen hemen yakın puanlarda oluyor. Bu anlayış çok yanlış ve sığ. Maddi durumu elvermeyip çalışan, hem çalışıp hem okuma ve öğrenmeyi seven insanlar var. Eğitim almak herkesin hakkı. Örneğin ben kendimi geliştirmek için hem okuyup hem çalışabilirim. Durumu olmayan insanlar sabah çalışır akşam okuluna gider. Parası olmayan okumasın demek mi bu? Bu devirde kyk bursuyla okul bitirmek çok zor. Sanırsın sınavsız giriliyor arkadaş.

  2. İkinci öğretimler kapanmalı önerisi alabildiğine düşüncesiz, sığ bir öneri. Eeğr kontejanların azaltmasını öneriyorsanız, ki siz bunu öneriyorsunuz, bunun yolu bu değil. İkinci öğretimlerin sağladıkları pek çok fayda vardı, bunların üzerine hiç kafa yormadan sadece ezberden konuşmuşsunuz.

  3. Ben çalışmak zorunda olan biriyim. İkinci üniversitemi okumak ve kendi alanımda işlerin tamamen torpil ve siyasetle dönmesi sebebiyle alanımı değiştirip mühendis olmak istiyorum. Dolayısıyla bunu işim(mesleğimle alakasız) sebebiyle ikinci öğretimle yapmak zorundayım. Sadece 18 yaşındaki çocukların okumadığını hatırlatarak hem düşüncenizin hem de bu uygulamanın yanlış olduğunu belirmek isterim. Ayrıca devlet üniversitelerinin kalitesi bazı vakıf üniversitelerinden bile düşükken ve ülkenin en iyi üniversitesi(vakıf) dünya standartlarında bu kadar gerideyken yökün bir söz hakkı olduğunu düşünmüyorum. Ülkedeki kalitesiz ve niteliksiz üniversite mezunu insanların sebebi kontenjan yada ikinci öğretim değil yökün bu ülkenin gençlerine başka çare bırakmamasıdır.

  4. iö de okuyup hemde çalışmak zorunda olan bir çok aile babası öğrenci genç vs var. mesleğinde uzmanlaşmış çalışan kesmin eğitime devam etmesi kaliteyi daha da artıracaktır. madem herkez mühendis olmasın veya başka mesleklerden fazla var kontenjanı az tut kardeşim. her kesimi düşünerek karar veren ösym kararı istiyoruz .

  5. Serkan bey, gerçekten anlayan için çok güzel açıklama yapmışsınız.

    Ben ikinci öğretim mezunuyum, az çok demedim gittim öğrenebildiğim her yerde gündüz mesleğimi öğrendim akşam okuluma gittim. Şimdi lisans mezunu arkadaşlarımın yapamadıklarını yapıyorum, birçok program biliyorum, çekirdekten yetişiyoruz bu şekilde. İşi bilmeyenlerin arkasını topluyoruz yeri geliyor. O yüzden biz de o zaman güzdüz öğretimi kapansın mı diyelim?!

  6. Serkan bey, merhaba yazını okudum tek kelimeyle takdir ediyorum. umarım anlayan olmuştur.
    saygılaarımla Turgut tekin

  7. Serkan yorumun için teşekkür ederim. Aynı fikirde olmamakla birlikte haklı olduğun yerler var. Kontenjanların düşürülmesini neden istiyorum?

    – Öncelikle üniversiteden mezun olan adayların direk iş bulacağı yalnızca birkaç alan var. Bunlardan ilki tıp ikincisi de hukuk. Hukuk Fakültesi mezunlarının da kaba bir tabirle şuan bir espirisi kalmadı. 200’ün üzerinde üniversitenin %90’ında hukuk fakültesi var. Senede 10.000’e yakın mezun demek bu da. Bu kadar mezunun devlet kadrolarına istihdamı ne kadar olabilir ki?

    Gelelim İİBF, Hukuk, Fen-Edebiyat Fakültelerine. 400.000 İİBF’li var. Ben de Gazi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi mezunuyum. Bölüm olarak Türkiye’nin en iyileri sayılabilecek cinsten ancak ona rağmen yeterli eğitim verildiğine inanmıyorum. Kaldı ki taşradaki üniversitelerin eğitim durumunu siz düşünün. Bunca mezunu da istihdam etmek çok güç. İnsanlar üniversite okumak olmak için okusun istemiyorum. Gitsinler özel hayata atılsınlar. KPSS gerçekten uzun bir süreç. İİBF’li için de Eğitim Fakültesi için de öyle. Her sene katlananan mezun sayısı içinden sıyrılmak gerçekten zor. Çalışıp da 3 senedir atanamayan arkadaşlarım var. Bu durum haliyle bireylerin psikolojisini de bozuyor.

    Amacım kimse o bölümü yazmasın atanayım değil. Sadece bu şekilde daha kaliteli bir eğitim olacağına inancım var. Hem KPSS’de var olan yığılmanın da önüne geçmiş oluyoruz bu şekilde.

    Fen-Edebiyat mezunlarına hiç değinmiyorum bile. Edebiyat, Tarih vs. bana göre ülkede en önemli eğitim bölümleri. Ancak bu bölümlere gidenlerin mezun olduktan sonra atanabileceği bir yer yok. Ancak formasyon alıp bir şekilde atanmayı bekleyecekler. Benim isteğim bu durumun düzeltilmesidir.

  8. Sevgili dostum merhaba.
    Guzel bir konuya deginmissin fakat bence yanlis deginmissin.

    Sen istiyorsun ki ikinci ogretimler acikogretimler falan kapatilsin bir bolumden mezun olan ogrenci sayisi azalsin yani rakibim azalsin yani armut pis agzima dus.

    Devletten rakiplerimi azaltin diue talepte bulunmak yerine daha cok calisip rakiplerinin onune gecmek daha iyi degilmi bu sayede kim iyiyse o atanmis yani basarili insanlar kadrolasmis olur bence.

    Ayrica kpss’den atanamiyoruz diye yakinmak yerine madem bu kadar memur olmaya heveslisiniz rahat atanabilecegniz bir bolum tercih etseydiniz. Siz istiyorsunuzki universite kontenjanlari azalsin universiteli issizlerin yerine universitesiz issizler gelsin egitim seviyesi dussun. Bu mantik bizi bitiren mantiktir.

    Guzel kardesim bu memlekette herkes memur olmak istiyor. Hadi devlet hepinizi memur yapti sizi maasa bagladi. Bu memlekete para nerden girecek kim kazanacakta bu memurlarin maaslari odenecek? Birakin artik birakin memur heveslisi nesilden girisimci atilimci dinamik nesle gecis yapma zamanimiz geldide coktan geciyor.

    Misal vereyim iibfden heryil yuzbinler mezun oluyor bunu bilerek iibf yazip ondan sonra memur olamiyoruz kontenjan dusurun diye bagirmak bence acizliktir. Bunun yerine ben memlekete faydali ne is yaparim sorusuyla yola ciksaniz kendinizi bircok farkli kesfefilmemis alanlarda bulabilirsiniz bu alanlarda uzmanlasabilir ulkenize vataniniza katmadeger saglayabilirsiniz. Ama 7 yasindan itibaren memur olmak uzere yetistirilip kendi cocuklarinizida bu amac uzere yetistirmeye devam ederseniz bugun yuzbinler olan iibf mezunlari milyonlar olur vs vs vs bu is uzar gider. Hic bir ulke her vatandasini memur edemez bu hayalleri birakma zamanidir artik. Insanimizi ilericilige adapte etmeliyiz memurluga degil. Sozlerim yanlis anlasilmasin memlekete memurda lazim ama memur memleketi bize lazim degil dostlar hersey ayarinda. Bu memleket atilim yapacaksa atilim milletten baslayacak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu