Öğrenci için 37 Maddede Ankara
1. Yeni başlayanlar için Ankara AŞTİ’dir. (Bkz. Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesi)
2. Soğuğu iliklerinize kadar hissettikten sonra başınızı kaldırıp etrafta deniz aramazsanız kolayca alışır ve seversiniz.
3. Ankara ile ilgili benimsemeniz gereken ilk şey Ankara’da deniz yoktur. Deniz kenarında bir kentte bir şekilde yaşamışsan, denizi seviyorsan, Ankara’yı kısa vadede sevemeyeceksin boşuna uğraşma. Ama bu konuda çeneni kapa. “Ankara iyi güzel de bi denizi yok abi be” gibisinden düşünceleri kendine sakla, milyonlarca kez bu cümlelerle karşılaşmış olan Ankaralılar pek sevecen olmazlar bu konuda. Baygınlık vermiş olursunuz etmeyin eylemeyin lütfen.
4. Ankara’yı İstanbul ile, İzmir ile kıyaslamaya kalkmayın, bu da sevilmez, hele İzmir karşılaştırması tiksinti yaratır. Yok kordon vardı, yok çiğdem vardı bilmem ne. Gölbaşı’nda denize dökerler adamı Allahıma.
5. Ankara’da kış oldukça soğuk geçer. Rüzgarı keser, ayazı süründürür. Kalın giyinmeyi öğrenin. Özellikle Akdeniz ve Ege’den gelenler kendinize gerçek anlamda bir kışlık mont ve kar botları edinin. Sabah veya öğlen güneşine asla aldırmayın. Bereniz, eldiveniniz mutlaka olsun. Coğrafya derslerinde karasal iklim için duyduğunuz her şeyi yaşamaya hazırlıklı olun ve sıkı giyinin. Ya da en iyisi bi gece iliklerinize kadar üşüyün sonra ne demek istediğimi anlarsınız.
6. Ankarada 4 mevsim kat kat giyinilmesi tavsiye edilir. Hava koşulları belki de Ankaradaki en düzensiz şeydir. Kat kat giyinin terledikçe çıkarır, üşüdükçe giyersiniz.
7. İlkbahar aylarındaki yağmurlara dikkat edin. Kısa kollular ve incecik gömleklerle dışarı çıksanız bile çantanızdan şemsiyenizi eksik etmeyin. Yine coğrafya dersinde bahsedilen kırk ikindi yağmurlarını aklınıza getirin. Hava sıcaklığı 50 derece de olsa 40 gün ikindi vaktinde yağmur yağar.
8. Çinçin Mahallesi denilen yere gece gitmeyin. Gündüz de gitmeyin. İlla da ben gezerim, görürüm, hoplarım, zıplarım diyorsanız en fiyakalı giysilerinizi giyin ve telefonunuzu boynunuza asın.
9. Ankara’da deniz yoktur. Buna alışın.
10. Elektronik malzeme, korsan cd falan arıyorsanız Kızılay’da vakit kaybetmeyin, Teknosa falan arayıp kazık yemeyin. Maletepe Pazarını öğrenin. “Ben öğrenciyim abi” sözünü önünüze çıkan her yerde söyleyin mutlaka işe yarar.
11. Öğrenciyseniz ve kendi evinize çıkacaksanız öyle ya da böyle İtfaiye Meydanına gidin. Her noktasını didik didik edin. Az parayla süper bi ev nasıl döşenir görün.
12. Atakule’de pek bi halt yok, boşuna meraklanmayın. Çankaya’ya sırf Atakule için tırmanmayın. Ha eğer ben illa da bozkır manzarası görmek için yanıyorum tutuşuyorum diyorsanız o ayrı tabi. Bari gitmişken az aşağıdaki botanik parka da uğrayın.
13. Ankara’da deniz yoktur. Deniz aramayın.
14. ODTÜ, Bilkent, Hacettepe veya Başkent Üniversitesi öğrencisi iseniz araba almayın,toplu taşıma kullanın. Eskişehir yolunun her sabah yaşadığı tıkanıkta tuzunuz bulunmasın. Sizin yüzünüzden sınava geç kalmayalım lütfen.
15. Ankara’da kaybolursanız kimseye asla ve kat’a yol sormayın. Sorduğunuz her yüz kişiden kırkı gitmemeniz gereken yönü, otuzu bambaşka bi tarafı gösterir, kalan otuzu da bilmiyorum abi ben de buraların yabancısıyım der. Çok mecbur kalırsanız gördüğünüz ilk otobüs durağından Kızılay yazan bi otobüse binin ordan sonrası kolay zaten. Ya da en iyisi bir harita edinin.
16. ODTÜ’lü değilseniz ODTÜ kampüsüne girmeniz Alcatraz’dan kaçmanız kadar meşakatli bir meseledir, bunu bilin. Yok ben ille de görcem ODTÜ’yü Devrim’i diyosanız Güvenpark’tan kalkan ODTÜ dolmuşlarına binin kampus girişinde kimlik soran görevliye kendinizden emin bir şekilde sen benim kim olduğumu biliyor musun bakışı atın. İşe yarayabilir ama ne olursa olsun kimlik diye kupa sekizlisi topkek ambalajı falan göstermeyin.
17. Ankara’da deniz yok. Yok ulan işte napalım yok!
18. Ulus pek sevilen bir yer değildir. Eski meclisin orda olması Ulus’u güzel kılmaz. Hatta bi süre sonra fark edeceksiniz ki Ulus’u hiçbir şey güzel kılmaz, olabilemez yani. Ulus’tan ve arka sokaklarından uzak durun. Özellikle kızlar gitmek zorunda kalsanız bile bi başınıza gitmeyin.
19. En popüler buluşma mekanları olan Karanfil Çıkışı ve Dost Kitabevi’ni öğrenin.
20. Tunalı Hilmi Caddesi demeyin. Ankaralılar –muhtemelen Hilmi’nin güzel bir isim olmadığını düşünüyor olduklarından- direk Tunalı derler. Siz de Tunalı diyin.
21. Ankaragücü taraftarı çirkef ve kalabalık, Gençlerbirliği taraftarı az sayıda ve enteldir. Kalabalık bir Ankaragücü taraftar grubu görürseniz sakının. Laf atarlarsa karşılık vermeyin. Tek kişi bile olsa, iki dakika içersinde sürüyle adam toplayıp peşinizden koşturabilir. Büyükşehir Belediyespor’un taraftarı yoktur, olduğunu iddia eden olursa gülün geçin.
22. Ankara’da en güzel mevsim sonbahardır. Tadını çıkarın.
23. Trafikte taş düşemez ama milletvekili çıkabilir. Kırmızı ışıkta sizi bekletebilir. Hazırlıklı olun.
24. Nerede olursanız olun aşağıya doğru indiğinizde Kızılay’a çıkarsınız. Pek çok yere yürüyerek gidebilirsiniz, kaybolmak gibi bir şansınız yoktur, bunu unutmayın. “Aha nerdeyim lan ben?” dediğinizde Ulus’tasınızdır, panik yapmaya gerek yok, Bentderesi’ne doğru gitmediğinizden emin olduktan sonra, hızla metroya ulaşabilirsiniz, müzelerin biraz aşağısındadır. Büyük Tiyatro’yu sorup, entel görünümüne girmeyin, Itfaiyeciler Çarşısı’nı sorun, kimse sizi kandırmasın. Samanpazarı da olabilir. Ulus dışında Ankara’da hiçbir yerde absürd bir durumla karşılaşmazsınız. Etrafınızda, gözünüzü nereye çevirdiyseniz bir robocopa çarptıysa Kızılay’dasınız demektir., Eylem yapılacak anlamındadır bu. Korkmayın. Yine, bir avuç eylemci için 4 otobüs robocop, çevik kuvvet inmiştir. “Bu kadar polisi nereye göndersin kardeşim bu devlet?!” mantığıyla öyle bakınır dururlar o polisler. Sonra SSK Işhanı ve Sakarya alkol mekanlarıdır. En berbat birahanelerden tutun meyhane ve club ortamlarının hepsi vardır oralarda.
25. Özellikle, kalabalığı seviyorsanız, Yüksel caddesinde, tenhalığı seviyorsanız, Bahçeli 7. cadde hariç her caddesinde ve Tandoğan’ın ara sokaklarında takılabilirsiniz.
26. Bahçeli ile Bahçelievler’i farklı yerler sanmayın.
27. Ankara, logosuna bir türlü karar verilemeyen şehirdir, yapılan her bankta farklı bi logo gözünüze çarptıysa “oğlum bunları başka şehirden mi çalıp getirmişler” diye düşünmeyin.
28. Metro’ya (veya Ankaray’a) binerken mutlaka ama mutlaka inenlere yol verin inen ve binenlerin toplu çemkirmelerine maruz kalmayın. Metro ve Ankaray’ı karıştırmayın. İkisi de Kızılay’da kesişir. Kırmızı renkle özdeşleşmiş metro Batıkent, Akköprü (bkz. Ankamall) tarafına gider, yeşil ile özdeşleşmiş Ankaray ise Aşti’ye.
29. Genelkurmay önünde ayakkabınızı bağlamak üzere durmayın. Makinalı tüfek doğrultuyorlar. (bkz: biz burda yabancıları sevmeyiz)
30. Hocam’a alışın. Bu lafı duyduğunuzda kendinizi hoca gibi hissetmeyin bu bir Ankara klasiğidir. Özellikle öğrenci olduğunuzu fark eden herkes size böyle hitap eder. Ama aslında herkes herkese böyle hitap eder. Korkmayın hoca değilsiniz sadece artık Ankaralısınız.
31. Eğer yere tükürür veya otobüste yellenirseniz kimse bir şey demez, ama ters yöne girerseniz ya da yanlışlıkla metronun inme platformundan binerseniz (ki Ankaray’dan Metro’ya geçecekseniz tüm oklar inme platformunu gösteriyor) küfür yersiniz. Garip prensipleri olan bir şehirdir.
32. Dost Kitabevi denilince Konur sokaktaki değil Karanfil sokaktaki anlaşılır. Başka yerde bekleyip de arkadaşınızı fıtık etmeyin.
33. Harikalar diyarı, bilmemne gölü Ankara’nın tarihi yerleri değildir, aldanmayın.
34. ODTÜ’den Bahçeli’ye giderkenki yolun ortasındaki Gökkuşağı adlı yapının ne ayak olduğunu sormayın boşuna. Bilene rastlamadım.
35. Ankara’yı tepelerden izleme meraklısıysanız ve 50. Yıl parkına gidecekseniz asla Dikimevi’nde metrodan indikten sonra göreceğiniz tabelaları takip etmeyin. Kurtuluşta inin ara sokakları öğrenin. 1.5 saat yürürsünüz yoksa.
36. “Boş yere ağlama, kalbini bağlama, Ankara kızlarına” şarkısını öğrenin, sık sık söyleyin.
37. Aşti’de indiğiniz andan itibaren sağda solda her yerde görebileceğiniz “Buraya Bakarlar” yazılarına bu ne diye kafa yormayın. Bakın gitsin.
Alıntıdır.